ÜÇ AYLAR VE REGAİB KANDİLİ
Bahar mevsiminin en güzel ve en bereketli ayı olan Nisan ayı birçok hayrı ve güzelliği içinde barındırmaktadır. Hiç kuşkusuz bunların en güzeli: “Âlemlere rahmet olarak gönderilen” Hz. Muhammed Mustafa(s.a.v)’nın kutlu doğumudur. Bununla beraber rahmet yüklü yağmurların bolca yağması ve tabiatın yeniden hayat bulması gibi; mübarek ve müstesna bir zaman dilimi olan “Üç Ayların” başlangıcı ve “Regaib Kandili” de bu ayın içerisindedir. Allah(c.c)’ın izniyle 7 Nisan Perşembeyi-Cumaya bağlayan gece“Regaib Kandilini” idrak etmiş olacağız. 8 Nisan Cuma günüyle de Receb ayının 1’ine, yani “Üç Aylara” kavuşmuş olacağız. 3 Mayıs Salı günü “Miraç Kandilini”, 21 Mayıs Pazartesi “Berat Kandilini”idrak edeceğiz. Ramazan ayıyla ise 6 Haziran Pazartesi günü buluşacağız. 1 Temmuz Cuma günü“Kadir Gecesi’ni” idrak edip 5 Temmuz Salı günü bayram sabahına ermiş olacağız. İnşallah. Yüce Allah, mekânlar içinde mukaddes mekânlar; zamanlar içinde de mukaddes zamanlar yaratmıştır. Bahşettiği mukaddes zamanlardan birisi de; Müslümanlarca “Üç Aylar” olarak bilinen “Receb, Şaban ve Ramazan” aylarıdır. Peygamber Efendimiz(s.a.v), “Receb Allah’u Teâla’nın, Şaban benim, Ramazan ümmetimin ayıdır.” buyurmaktadır. (Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, 1/423) Yine Peygamber Efendimiz(s.a.v), Receb ayına kavuşunca şöyle duada bulunurlardı: عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم إِذَا دَخَلَ رَجَبٌ قَالَ اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِى رَجَبٍ وَشَعْبَانَ وَبَارِكْ لَنَا فِى رَمَضَانَ “Yâ Rabbi! Receb ve Şabanı bize mübarek eyle, bizi Ramazan'a kavuştur.” (Ahmed bin HanbelMüsned 1/259) Asırlardan beri bütün Müslümanlar, feyizli, bereketli ve birbirinden sevap ve fazilet bakımından pek güzel ve bir nevi hasat mevsimi olan Üç Aylara erişmenin manevi hazzını duymuşlar ve hatta birçok kardeşlerimiz bu mübarek ayları oruçlu geçirmişlerdir. Üç aylar yılda bir defa kurulan ve ahiret ticaretinin yapıldığı pazarlardır. İstifade etmesini bilenler, hayırlı işlerde birbirleriyle yarış içine girerek bu pazardan büyük kazançlar sağlayabilirler. Milletimizin büyük çoğunluğu dini gün ve gecelerimizi sevinçle karşılarlar, tebrikleşirler, camilerde aynı safta omuz omuza gelirler. Hatimlerle, Mevlitlerle, Salat ve selamlarla beraberce gönlümüzü tezkiye ettiğimiz, temize çıkarmaya gayret gösterdiğimiz gecelerdir. Bu geceler birlik ve beraberliğimizin, kardeşliğimizin en ulvi seviyeye çıktığı mübarek gecelerdir. İşte bu mübarek gecelerden Receb-i Şerîfin ilk Cuma gecesine isabet eden ve Üç Ayların arifesi olan Regâib Gecesi de bu müstesna zamanlardan biridir. “Regaip; istenen, arzu edilen, çokça rağbet edilen, bol sevap ve mükâfat, faziletli amel” manasına gelir. Bu gecenin önemine işaret eden bir hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmaktadır: “Beş gece vardır ki, onlarda yapılan dualar geri çevrilmez. Bunlar: Receb’in ilk Cuma gecesi, Şaban’ın on beşinci gecesi, Cuma geceleri, Ramazan Bayramı gecesi, Kurban bayramı gecesidir.”(Camiu’s-Sagîr, c. III, s. 454) İnsan, rağbet ettiği şeylere göre rağbet görür. Öyleyse bizim Regaip’imiz; arzu ve emellerimizi, rağbetlerimizi, iyiye, doğruya ve hakka yöneltmek; Rabbimizin emirlerine uygun hale getirmektir. Regaip gecesi, yalvarış ve yakarışların Yüce Mevla’ya sunulduğu ve O’nun rahmetinden af istenildiği umut, huzur ve müjde gecesidir. Zaman zaman içine düştüğümüz karanlıklarda körelen gözlerimizi aydınlatma, katılaşan kalplerimizi yumuşatma, kendimizle hesaplaşma vaktidir. Üç aylar, dünyanın ve dünya işlerinin yoğunluğuyla daralan, bunalan ruhlarımızı dinlendirmek ve huzura ulaşmak için namaz, oruç, yardımlaşma, dua ve zikirlerle şahsi, ailevi, toplumsal heyecan ve farklılıkları yaşayacağımız zaman dilimleridir. Yapılan ibadetler, okunan Kur’ân’lar, Arş’a yükselen ihlâslı dualar, İlâhî rahmetin kazanılmasına vesile oluyor. Bu nedenle her yıl bizlere ikram edilen bu bulunmaz fırsatı kaçırmamalıyız ve bu fırsattan istifade etmeye çalışmalıyız. Bu arada, üç ayların ve kandil gecelerinin evlerimizde ve aile bireyleri arasında ayrı bir mânâ içerisinde yaşanması gerektiğini de unutmamalıyız. Bunun için, mübarek gecelerde onları hediyelerle sevindirip, camilere alıştırmakta büyük faydalar vardır. Öyleyse bu mübarek zaman dilimlerini fırsat bilerek aramızdaki kırgınlıkları, şahsi menfaat hesaplarını bir tarafa bırakıp yüce dinimizin bizden istediği sevgi, saygı ve hoşgörü ortamının, kardeşliğimizin güçlenmesi, insani ve ahlaki meziyetlerin yaygınlaşması için çaba sarf edelim. Allah ve Resulünü bize unutturan her şeyi bir tarafa bırakalım. Dünyamızı saran düşmanlıklara karşı birlik ve beraberlik içinde olalım. Gönlümüzde iyilik, fazilet ve bilgi ışığını yakalım. Kısaca iyi bir kul, iyi bir Müslüman ve iyi bir insan olalım. Kalplerimiz bu güzel duygularla dolsun. Bu mübarek ayların ve gecelerin hürmetine, Yüce Rabbim birlik ve beraberliğimizi bozdurtmasın. Bozmak isteyenlere fırsat vermesin. Vatanımızı ve milletimizi her türlü tehlikelerden, afetlerden muhafaza eylesin. Ümmet-i Muhammed’e iyilikler ve güzellikler nasip eylesin. Zulüm altında olan Müslüman kardeşlerimizden yardımını esirgemesin İnşallah. Bütün İslam Âlemi’nin Üç Aylarını ve Regaib Kandillerini tebrik eder, hayırlara vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ederim.
Burhan İŞLİYEN İl Müftüsü