Tarihçe
Çüngüş ilçesinde yörenin dağlık olması, verimli topraklarının bulunmaması ve ulaşım zorluğu gibi nedenlerle yerleşim tarihi çok eskilere uzanmamaktadır. Yörede ilk belirli hareket 1040 yılında Türkmen boyları tarafından yapılan akınlarda görülmeye başlanmıştır.
Çüngüş 1183 tarihinde Artukluların eline geçmiş ve Hindistan’a giden İpek Yolu güven altına alınmıştır. 1475 yılında ilçede Tekkale, Kömeağaç, Pegler adında üç mahalle kurulduğu ve manastır yapıldığı kayıtlardan anlaşılmaktadır.
Çüngüşte devlet otoritesini sağlayan Kapıkıran Mehmet Ali paşa yöreyi Çün-Guş tutarsız olarak nitelemiş ve yöreye bu adın verilmesine sebep olmuştur.Yörede daha çok Ermenilerin yaşadığı bilinmektedir. Ancak Ermeni isyanlarından sonra Ermenilerbölgeden ayrılarak Lübnan tarafına göç etmişlerdir.
İlçemiz 1880 tarihinde Elazığ İli Siverek Sancağına bağlı bir bucak yapılmıştır. 1883 tarihli Diyarbakır Salnamesindeki kayıtlardan Çüngüş´ün Ergani-Maden Sancağına bağlı Çermik ilçesinin bir bucağı olduğu anlaşılmaktadır.Daha sonraları Balkan ve Birinci Dünya Savaşları nedeni ile nüfus azalmasından dolayı köy durumuna düşen Çüngüş çevre şartları ve günün getirdiği ihtiyaçlar üzerine 1953 yılında ilçe haline getirilmiştir.
Diyarbakır, Malatya, Elazığ ve Adıyaman İllerinin sınır kesişim noktasında bulunan ilçe Diyarbakır´a 117 Km. uzaklıkta olup, köklü bir kültürel geçmişe sahiptir.
Çüngüş´ün tarihi Türklerin Anadolu´yu yurt edinmek için başlattıkları akınlarla başlar. Çünkü yörenin dağlık ve engebeli oluşu, ulaşım zorluğu ve verimli toprakların azlığı nedeniyle insanların ilgisini çekmemiş bu nedenle ilçe tarihinin çok eskilere gitmediği görülmektedir.
Türkiye tarihi kaynaklarına göre 1040 yıldan itibaren yapılan Türkmen boylarının akınlarından sonra Çüngüş yöresinde hareketlilik görülmüştür. Türkmenler Çüngüş bölgesine zamanla yerleşmiş burada bulunan yerli halkla bütünleşerek yaşamlarını sürdürmüşlerdir. (Süryani, Süryeli Misel Malatya Patriğidir. Anadolu´ya ve bilhassa Malatya, Adıyaman ve bugünkü Fırat havzasına yapılan Türk akınları hakkında yazdığı eserinde geniş yer vermiştir.)
Çüngüş 1085 Yılında Diyarbakır bölgesine egemen olan Büyük Selçuklu devletinin etki alanı içine girmiş daha sonra yöre Suriye Selçuklularının topraklarına katılmıştır. Bugünkü Çüngüş yöresi 1183 yılında Güneydoğuda hakimiyet kuran ve ilk Türk beyliklerinden sayılan Artukluların egemenliği altına girmiştir. Çüngüş bu sıradaki konumu nedeniyle ipek yolu üzerinde bulunduğundan gün geçtikçe önemi daha da artmıştır. Hatta Artuklular Çüngüş´ün konumu nedeniyle ipek yolunun önemli bir kısmım güvence altına almışlardır, İpek yolu üzerinde bulunması yöreyi cazip hale getirmiş yapılan İmar faaliyetleri, küçük çaplı imalathaneler sayesinde yöreye canlılık gelmiş nüfus artmıştır.
Çüngüş kasabasının Osmanlı Devletinin ilk dönemlerinde Kale, Pekler ve Kömağaç yerleşimlerinin birleştirilmesiyle kurulduğu tarihi kaynaklardan anlaşılmaktadır. Şemsettin Samı, Kamusül Alanı´ da Çünguş´ten, Diyarbakır vilayetinin Ergani Madem sancağının Çermik kazasına bağlı bir bucak olarak söz eder.
1518’ de tutulan ilk Osmanlı tahrir defterinde Diyarbakır eyaletinin on iki sancağı kayıtlıdır. Ergani Madem Sancağı da bunlardan biridir.
1596 Yılında yanındaki maiyeti ile birlikte Çüngüş´e gelen Osmanlı Paşası Kapıkıran Mehmet Alı Paşa yörenin kalkınması için büyük çaba sarf etmiş dağınık Çüngüş yerleşmesine son vererek toplu bir şehir gömmüşü kazandırmıştır. Mehmet Alı Paşa yöredeki yerli ermeni ve Türklerle bütünleşmiş yaptığı çalışmalarla yörede içme suyu ve ulaşım şebekesinin temelini atmıştır.
Yöredeki bir çok yerleşim biriminin isminin Ermenice oluşu Ermenilerin Türklerle uzun süre beraber yaşadıklarını göstermektedir. (Eylos, Ağut, Arguna gibi)
Kurtuluş savaşı ve Cumhuriyetin ilk yıllarında nüfusu iyice azaldığı için köy statüsüne indirilen Çüngüş, 1934´te tekrar bucak statüsü kazanmış ve Diyarbakır iline bağlanmıştır. 3 Mart 1953 tarihli Resmi gazetede yayımlanan 6068 Sayılı Kanunla ilçe olmuştur.
Coğrafi Yapı
Diyarbakır´ın Kuzey Batısında yer alan Çüngüş´ün yüzölçümü 489 Km2 olup denizden yüksekliği ise 1049 metredir. İlçenin Doğusunda Çermik ,Kuzeyinde Elazığ İli Sivrice ilçesi Batısında Malatya ili Pütürge ilçesi ile Fırat nehri ve Güneyinde Adıyaman iline bağlı Gerger ilçesi bulunmaktadır.Etrafı dağlarla çevrili olan Çüngüş ilçesinin Güneydoğu Toroslar üzerinde sırayla Abaza, Akdağ ve Savucak dağları bulunmaktadır.Akarsuları Fırat Nehri,Çüngüş ve Medye çaylarıdır.
Mırgan ve Avut yaylaları hayvancılığa elverişlidir. Çüngüş ilçesi içinde bulunduğu Güneydoğu Anadolu bölgesinin iklim özelliklerini taşımaz. Daha çok Doğu Anadolu iklim özelliklerini taşımaktadır. Yazları serin ve kurak kışları ise sert ve yağışlı geçer.
Çüngüş ilçesi Diyarbakır ilinin kuzey batısında 38 derece, 13 dakika doğu boylamı ve 39 derece, 17 dakika kuzey paralel arasmda yer alır. Güneydoğu Toros dağlarının güney eteğinde, Fırat nehrine kansan Çüngüş çayı üzerinde yer alan Hendek vadisinde kurulmuştur.
Diyarbakır ilinin dağlık kuzey batı kesiminde yer alan Çüngüş´ün en önemli yüzey şekli kuzey ve orta kesimim boydan boya engebelendiren, güneybatı-Kuzey doğu doğrultulu Maden dağlarıdır. Bu sıra dağın en yüksek noktası Akdağdır. (2230m.) Karaoğlan, Zarga ve püsküllü dağı öteki önemli yükseltilerdir, İlçe toprakları 2. ve 3. derecede deprem kuşakları içinde kalmaktadır.
İlçe topraklarının suları, Fırat Irmağının kollarınca toplanır, İlçenin en önemli akarsuyu olan Çüngüş çayı Maden dağlarından doğar ve Fırat´a akar yer, yer meşe ile ardıç ormanları ve çalılıklar doğal bitki örtüsünü oluşturur. Akarsu vadilerinin tabanlarında, ova sayılabilecek küçük düzlüklere rastlanır.
İklimi: Çüngüş idari yönden Diyarbakır ilinin bir ilçesi olsa da iklim özellikleri yönünden bu ilin veya Güneydoğu Anadolu bölgesinin iklim özelliklerini taşımaz. Daha çok Doğu Anadolu´nun iklim özellikleri etkindir. Yazları serin ve kurak, kışları ise sert ve kar yağışlı geçer. Yıllık yağış miktarı 750-850 mm. Arasında değişmektedir. Karakaya baraj gölünün Fırat kıyısındaki köylerin iklimine etkisi daha çok ılımanlaştırıcı yönde olmuştur. İlçede su sıkıntısının olmaması yeşilliklerin geniş yer kaplamasına neden olmuştur. Son zamanlarda çeşitli nedenlerle ve bilinçsizce ormanların tüketilmesi bazı yerlerde toprak kaymaları ve heyelan olmasına neden olmuştur, İlçenin Güney Doğu kesiminde bulunan Mırgan platosu (yaylası) meşe ve ardıç ağaçları ile kaplıdır, İlçe genelinde bozkırlar ve çalılıklar tabi bitki örtüsünü oluşturur.
Nüfus Durumu
YILLAR
|
İLÇE MERKEZİ
|
MAHALLELER
|
TOPLAM
|
2010
|
2.495
|
11.598
|
14.093
|
2009
|
2.544
|
10.967
|
13.511
|
1997 genel nüfus sayımında ilçemizin nüfusu 4.164, köyler nüfusu 10.970 olmak üzere toplam 15.134 kişi olarak tespit edilmiş iken 2000 yılında yapılan Genel Nüfus sayımında Toplam Nüfusu 15.308 olarak tespit edilmiştir. Buna göre ilçe merkezi nüfusunda artma ve köyler nüfusunda azalma görülmektedir.Nüfus artış oranı eksi (-) %0 1.5´dir. Köylerimizde yaşanan göç ekonomik imkanlardaki yetersizliklerden kaynaklanmaktadır. 2009 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre ilçe merkezimizde 2.544 kişi yaşamakta olup bunların 1.249´u kadın, 1.295´i erkektir. 2010 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre ilçe merkezimizde 2.495 kişi yaşamakta olup bunların 1.226´sı erkek, 1.269´u kadırdır. İlçemizin tüm köyleri dahil nüfusu 14.093´dür. veriler www.tuik.gov.tr adresinden alınmıştır.
Ulaşım
İlçemize ulaşım sadece karayolu ile sağlanmaktadır. Çüngüş-Diyarbakır arası 117 Km. olup yol karayollarına ait olup iyi vasıflardadır. Ancak yolumuzun birçok kısmının işaretsiz oluşu ve kenar taşlarının olmaması özellikle kış aylarında ulaşımı zorlaştırmaktadır.
İlçemize Diyarbakır İlçe Otogarından hergün kalkan Belediyemize ait otobüsle ulaşılabilir. Ayrıca Çermik ve Ergani üzerinden de ulaşım sağlanabilmektedir.
İlçemize bağlı köy yolları özellikle kış aylarında ulaşım güçlükle yapılmaktadır. Karakaya barajının önemi dikkate alındığında kış aylarında Çüngüş-Karakaya arası bile zaman zaman kapanmaktadır.
İlçemizin diğer ilçelere ve illere olan yol bağlantıları aşağıdaki haritadan görülmektedir. Büyütmek için resmin üstüne tklayın.
İlçemizin köyleri, mezraları ve yol bağlantıları aşağıdaki haritadan görülmektedir. Büyütmek için resmin üstüne tklayın.
http://www.kgm.gov.tr/Sayfalar/KGM/SiteTr/Root/Uzakliklar.aspx
İlçemizde tarım ve hayvancılığa elverişli arazilerin yetersiz olması sanayileşmenin gerçekleşemeyişi gibi sebeplerle ekonomik hayat yeterli ölçüde gelişememiştir.
MALİ VERİLER
İlçemizde ekonomik hayat canlı değildir. Kamu harcamalarının ekonomik hayatta en belirleyici faktör olduğu söylenebilir. Mali göstergelere göre 2003 yılı 2. altı aylığı içinde Mal Müdürlüğümüzün Tahakkuk miktarı 1.101.888.650 TL ve Tahsilatı da 960.033.800.TL olmuş iken aynı periyotta gerçekleşmiştir.
TARIM
Yollarımızın ulaşım için çok elverişli olmayışı ve üretilen tarım ürünlerinin pazarlara ulaştırılacak kadar fazla olmaması gibi sebeplerle üretilen tarım ürünleri genellikle ilçe merkezinde pazarlanmaktadır. ilçemizde Tarım ürünü olarak; Buğday, arpa, mısır, darı, nohut, mercimek, kuru soğan, sarımsak, vs. yetiştirilmektedir. Bunların dışında bağcılık,arıcılık faaliyetleri yaygın biçimde görülmekte ayrıca hızla gelişmektedir.
Kullanılabilir Arazi Dağılımımız şu şekildedir:
Arazi Dağılımı
|
Miktarı
|
Ölçü Birimi
|
Tarıma Elverişli Arazi Miktarı
|
101.000
|
Dekar
|
Sulanabilir Arazi Miktarı
|
25.199
|
Dekar
|
Sulanamayan Arazi Miktarı
|
52.551
|
Dekar
|
Nadasa
|
23.250
|
Dekar
|
Çayır-Mera
|
22.000
|
Dekar
|
Orman
|
101.000
|
Dekar
|
İşletme Büyüklüğüne göre arazi dağılımı şöyledir.
İşletme Büyüklüğü
|
Birim
|
Çiftçi Aile Sayısı
|
0-50
|
Dekar
|
2000
|
51-100
|
Dekar
|
187
|
ARICILIK
İlçemizde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı İşbirliğiyle 1997 yılında 83 aileye 5 arılı kovan ve arıcılık malzemeleri dağıtılmıştır. Arıcılık faaliyetlerinin etkili bir şekilde yürütülmesi için kışları Fırat nehri kıyısında ve yazları Savcak tepelerinde konaklama yerlerine gidilmesini sağlayan yolların yapılması gerekir.
BAĞCILIK
İlçe merkezinde bağcılık çok eskiye dayanmaktadır. Mevcut bağların yaşlı olması nedeni ile bağ alanlarında oldukça azalma olmuştur. Bağcılığın eski düzeye çıkması için Devlet desteği ile 14.450 Adet aşılı bağ çubuğu ile 145 Dekarlık sahada ekim ve bakım çalışmaları yapılmıştır. Bu çerçevede 1997 yılı 1. Yarısında S.Y.D. Vakfı kanalı ile 15 aileye 10´ar dekarlık örnek bağ tesisi yapılmıştır.
EÜAŞ KARAKAYA İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ
İlçemiz sınırları dahilinde bulunan Karakaya Barajı 6 adet 300 MW gücüne sahip türbinlerle enerji üretimine devam etmekte olup yıllık ortalama üretim miktarı 9 milyar KVVH.dır. Baraj 298 km2 göl alanı ve 9.580 Milyar m3 lük Su Rezervi ve temelden 173 metrelik yüksekliği ile kendi alanında dünyada beşinci büyüklüktedir. Santralde 76 memur ve 112 işçi olmak üzere toplam 188 kişi çalışmaktadır.
|